0312 911 83 10
·
av.fatiharas@gmail.com
·
Pzt-Cuma 09:00-18:00
DANIŞMANLIK

Alacak Haczi Uygulaması Emsal Danıştay Kararı

danıştay kararı

Vergi Dairelerinin uyguladığı alacak hacizlerine ilişkin emsal bir Danıştay kararı:

Özet:

Davacı tarafından haciz bildiriminin tebliğinden itibaren yedi gün içinde tahsil dairesine yazılı beyanda bulunulmamış ise de davacının borcu olduğuna ve borcun miktarına ilişkin somut bir tespitte bulunulmadığı, sadece Bs formunda davacının ismi yer aldığından bahisle 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesinin uygulanması yoluna gidildiği görülmektedir.
 
Bu durumda, 6183 sayılı Kanun’un 62. maddesinin birinci fıkrasında haciz için öngörülen koşul oluşmadığından, anılan Kanun’un 79. maddesinin ikinci fıkrasına dayanılarak davacı adına düzenlenen ödeme emrinde ve davanın reddi yolundaki bölge idare mahkemesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.

D A N I Ş T A Y

VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No : 2023/164

Karar No : 2023/1378

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Taşımacılık Sanayi Ticaret Limited Şirketi

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı

(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

danıştay kararı

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: Davacı adına, … İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin ödenmeyen vergi borçları nedeniyle 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 79. maddesi uyarınca tebliğ edilen haciz bildirisine süresi içinde itiraz etmediğinden bahisle borç zimmetinde sayılarak düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.

… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı:

İlgili mevzuat uyarınca amme borçlusunun üçüncü şahıslardaki alacakları üzerine haciz uygulanabilmesi için amme borçlusunun üçüncü şahıs nezdinde alacağı olduğunun tespit edilmesi gerekmektedir.

Uyuşmazlıkta, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde tahsil dairesine yazılı bildirimde bulunulmamış ise de idarece davacının, amme alacağının asıl borçlusu … Reklam Matbaa Turizm İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine borcu olduğuna ve borcun miktarına ilişkin somut bir tespit yapılmamıştır.

Bu nedenle, davacı adına 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesi uyarınca borç zimmetinde sayılmak suretiyle ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uygunluk görülmemiştir.

Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle ödeme emrini iptal etmiştir.

Davalının istinaf istemini inceleyen … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı:

Uyuşmazlıkta, davacıya tebliğ edilen haciz bildirisine yedi gün içerisinde itiraz edilmediği sabit olduğundan, 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesi uyarınca bildiriye konu borç davacının zimmetinde sayılarak düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Vergi Dava Dairesi bu gerekçeyle istinaf istemini kabul ederek Vergi Mahkemesi kararını kaldırmış ve davayı reddetmiştir.

Davacının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 15/09/2022 tarih ve E:2022/801, K:2022/3959 sayılı kararı:

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a göre amme borçlusunun üçüncü şahıslardaki alacakları üzerine haciz uygulanabilmesi için amme borçlusunun üçüncü şahıs nezdinde alacağının bulunduğunu bildirmiş olması veya idarece borçlu şirketin bu şahıslardan alacağı olduğunun tespit edilmesi ve tespit edilen tutar için haciz konulması gerekmektedir.

Olayda, her ne kadar davacı tarafından haciz bildiriminin tebliğinden itibaren yedi gün içinde tahsil dairesine yazılı beyanda bulunulmamış ise de davacının borcu olduğuna ve borcun miktarına ilişkin somut bir tespitte bulunulmadığı, sadece Bs formunda davacının ismi yer aldığından bahisle 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesinin uygulanması yoluna gidildiği görülmektedir.

Bu durumda, 6183 sayılı Kanun’un 62. maddesinin birinci fıkrasında haciz için öngörülen koşul oluşmadığından, anılan Kanun’un 79. maddesinin ikinci fıkrasına dayanılarak davacı adına düzenlenen ödeme emrinde ve davanın reddi yolundaki bölge idare mahkemesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.

Daire bu gerekçeyle kararı bozmuştur.

… Bölge İdaresi Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı ısrar kararı:

Vergi Dava Dairesi aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ilk kararında ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:

Asıl amme borçlusu olan şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığı, bilinen kadarıyla bu şirketin 7326 sayılı Kanun’dan faydalanarak tüm borçlarını ödediği, borcun artık yeni bir statü kazandığı, bu nedenle dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı belirtilerek aksi yöndeki gerekçeyle verilen ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ:

Temyizen incelenen ısrar kararının, Danıştay Dokuzuncu Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Danıştay Dokuzuncu Dairesinin yukarıda yer verilen kararının dayandığı aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar kararının bozulması gerekmektedir.

KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;

1- Davacının temyiz isteminin KABULÜNE,

2- … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,

3- Yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmediğinden, yatırılan yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davacıya iadesine,

4- Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,

22/11/2023 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

X – KARŞI OY:

Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.

vergi hukuku avukatı

Diğer Makaleler

Call Now Button