İçerik Başlıkları
Belirli Süreli İş Sözleşmesi
4857 sayılı İş Kanunu, iş sözleşmelerinin çeşitli türlerini genel olarak 8. ile 16. maddeleri arasında düzenlemiştir. Kanunun 11. maddesi, belirli süreli iş sözleşmelerinin usul ve esaslarını belirlemektedir. Bu maddeye göre, iş ilişkisi belirli bir süreye bağlı olmasa bile, sözleşme belirsiz süreli olarak kabul edilir. Belirli süreli işlerde veya belirli bir işin tamamlanması, belirli bir olayın gerçekleşmesi gibi objektif koşullara dayalı olarak işverenle işçi arasında yazılı olarak yapılan sözleşme, belirli süreli iş sözleşmesi olarak kabul edilir. Belirli süreli iş sözleşmesi, temel bir neden olmadan ardışık olarak birden fazla kez yapılamaz. Aksi takdirde, iş sözleşmesi başlangıcından itibaren belirsiz süreli olarak kabul edilir.
Belirli ve Belirsiz Süreli İş Sözleşmesi Farkları
iş sözleşmelerinin belirli ve belirsiz süreli olarak ayrımı önemli bir konudur. İş Kanunu’nun ilgili maddelerinde bu ayrım detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Belirli süreli iş sözleşmeleri, taraflar arasında objektif koşullara dayalı olarak belirli bir süre için yazılı olarak yapılan sözleşmelerdir. Ancak, bu tür sözleşmeler, esaslı bir neden olmadan ardışık olarak birden fazla kez yapılamaz. Aksi takdirde, belirsiz süreli olarak kabul edilirler.
Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçilerin, belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışanlardan farklı muamele görmemesi önemlidir. Her iki türde de çalışanlara, çalıştıkları süreye uygun olarak haklar verilmelidir.
Süresi belirli olan iş sözleşmeleri, süreleri dolunca kendiliğinden sona erer. Bu durumda ihbar veya kıdem tazminatı gibi haklar söz konusu değildir. Ancak, taraflardan biri, belirtilen haklı sebeplere dayanmadan sözleşmeyi tek taraflı olarak sona erdirirse, bu usulsüz bir fesih olur. İşveren, işçinin işe başlamaması veya aniden işi bırakması durumunda belirli bir tazminat talep edebilir, ancak bu talep taraflar arasında anlaşmazlık çözümlenemezse yasal yollara başvurulmalıdır.
Belirli Süreli iş Sözleşmesinin Özellikleri
- Belirli Süreli İşler İçin Yapılır: Bu tür sözleşmeler, belirli bir süre için yapılacak işlerde kullanılır.
- Belli Bir İşin Tamamlanması İçin Yapılır: Belirli süreli iş sözleşmeleri, belli bir işin tamamlanması için veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak yapılır.
- Zincirleme Yapılamaz: Esaslı bir neden olmadıkça, birden fazla üst üste yapılan belirli süreli iş sözleşmeleri kabul edilemez. Esaslı nedenlere dayalı zincirleme sözleşmeler, belirli süreli olma özelliğini korur. Aksi takdirde, bu sözleşmeler başlangıçtan itibaren belirsiz süreli kabul edilir.
- Yazılı Olarak Yapılır: Belirli süreli iş sözleşmeleri, taraflar arasında yazılı olarak yapılmalıdır.
- Eşit İşlem İlkesi: Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçi, belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışan emsal işçiye göre ayrımcılığa uğramamalıdır.
- Ücret ve Menfaatlerin Orantılı Olarak Verilmesi: Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçiye, çalıştığı süreye orantılı olarak belirlenen ücret ve diğer menfaatler verilmelidir.
- Kıdem Uygulaması: Aynı işyerinde veya işletmede geçirilen kıdeme dayalı haklardan faydalanmak için belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçi için farklı kıdem uygulanması haklı bir nedene dayandırılmalıdır. Aksi takdirde, belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışan emsal işçi hakkında esas alınan kıdem uygulanır.
Zincirleme İş Sözleşmesi
Zincirleme sözleşme, belirli süreli hizmet sözleşmelerinin birbiri ardına yenilenmesi durumunda ortaya çıkar. Bu konuda kesin bir kural olmamakla birlikte, genel olarak belirli süreli sözleşmelerin birden fazla kez tekrarlanması, zincirleme sözleşme olarak kabul edilir. Bu durumda, sözleşmeler belirsiz süreli sözleşmeye dönüşebilir. Ancak, her durumun kendine özgü olduğu ve zincirleme sözleşmenin varlığının somut koşullara bağlı olarak değerlendirilmesi gerektiği unutulmamalıdır. Yani, bazen sözleşmenin sadece bir kez yenilenmesi bile zincirleme olarak değerlendirilebilir.
Uygulamada, işverenlerin işçilere tanınmış olan ihbar ve kıdem tazminatı gibi haklardan kaçınmak amacıyla bu yönteme başvurduğu görülmektedir. Ancak, işçilerin korunması açısından, belirli süreli sözleşmelerin zincirleme olarak nitelendirilmesi durumunda, belirsiz süreli sözleşme hükümlerinin uygulanması gerektiği kabul edilmektedir. Bu, işçinin haklarını korumak ve işverenin serbesti hakkının kötüye kullanılmasını önlemek için önemlidir.
Sonuç olarak, zincirleme sözleşmelerin varlığı durumunda, belirli süreli sözleşmelerin baştan itibaren belirsiz süreli olarak kabul edilmesi önemlidir. Objektif olarak haklı bir neden olmadıkça, işçinin zincirleme sözleşmelerle çalıştırılması, belirsiz süreli iş sözleşmesine tanınan koruyucu hükümlerden kaçınma amacı taşıyabilir ve işçinin haklarının ihlaline yol açabilir.