İçerik Başlıkları
MARKA HAKKINA TECAVÜZ NEDİR?
Marka, bir ticari malı veya herhangi bir nesneyi benzerlerinden ayırmaya ve tanıtmaya yarayan özel bir ad veya işarettir. 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden önce, marka haklarına ilişkin hükümler 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkında KHK ile uygulanıyordu. Ancak Kanun’un yürürlüğe girmesiyle birlikte, Türk Hukuk sistemi marka, coğrafi işaret, tasarım, patent, faydalı model ve geleneksel ürün adlarına ilişkin başvuruları, tescil sürecini ve bu hakların ihlaline dair hukuki ve cezai yaptırımları kapsayan sistemli bir kanuna kavuştu.
Türk Patent ve Marka Kurumu’nda markanın tescil edilmesi, sahibine geniş hukuki haklar sağlar. Bu yazıda, tescilli markanın sahibine sağladığı hukuki haklardan kısaca bahsedildikten sonra, marka hakkına tecavüz eden eylemlerin hukuki ve cezai boyutları ele alınacaktır.
TESCİLLİ MARKA VE SAHİBİNE SAĞLADIĞI HAKLAR
6769 sayılı Kanun çerçevesinde marka hakkına ilişkin koruma, tescil ile sağlanır ve tescilin gerçekleştiği tarih esas alınır. Yargıtay’a göre, tescil, önceden kullanılan marka için açıklayıcı, hiç kullanılmamış bir marka için ise kurucu etki doğurur. Marka, hangi sınıf mal ya da hizmet için tescilli ise sadece o sınıf için koruma sağlar, ancak ayırt ediciliği yüksek markalar istisnadır.
Kanun’un “Marka olabilecek işaretler” başlıklı 4. maddesine göre, marka bir teşebbüsün mallarını veya hizmetlerini diğer teşebbüslerinkilerden ayırt etmelidir ve marka sahibine sağlanan koruma, işaretin sicilde açık ve kesin olarak gösterilebilir olmasına dayanır. Bu işaretler kişi adları dâhil sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler ve ambalaj biçimleri gibi çeşitli işaretlerden oluşabilir.
Marka tescilinden kaynaklanan haklar sadece marka sahibine aittir ve herkese karşı öne sürülebilir. Marka sahibi, izinsiz olarak yapılan işlemleri önlemek için şu fiilleri talep etme hakkına sahiptir:
a) Tescilli marka ile aynı işaretin aynı sınıf mal veya hizmetlerde kullanılması.
b) Tescilli marka ile benzer işaretin aynı veya benzer mal veya hizmetlerle ilişkilendirilmesi.
c) Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde tescilli marka ile aynı veya benzer işaretin haksız bir şekilde kullanılması.
Ayrıca işaretin ticarette kullanılması durumunda, marka hakkı sahibi aşağıdaki fiillerin yasaklanmasını da talep edebilir:
a) İşaretin mal veya ambalaj üzerine konulması.
b) İşareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, teslim edilmesi, stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması.
c) İşareti taşıyan malın ithalat veya ihracatı.
ç) İşaretin iş evrakı ve reklamlarda kullanılması.
d) İşareti aynı veya benzer şekilde internet alan adlarında kullanılması.
MARKA HAKKINA TECAVÜZ OLUŞTURAN FİİLLER
Kanun’un 29. maddesinde marka hakkına tecavüz oluşturan fiiller belirtilmiştir. Bu fiiller şunlardır:
a) Markanın izni olmaksızın kullanılması.
b) Markayı taklit etmek için benzerini kullanmak.
c) Markanın taklit edildiğini bildiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, ticaret alanına çıkarmak, ithalat veya ihracatını yapmak.
ç) Marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek.
Bu fiiller marka hakkı sahibine hem hukuki hem de cezai koruma sağlar.
MARKA HAKKINA TECAVÜZÜN HUKUKİ BOYUTU
Marka hakkına tecavüzün tespiti, durdurulması ve önlenmesi davası: tecavüzün tespiti için yapılır ve tecavüzün durdurulması ve önlenmesi taleplerini içerir. Tecavüzün tespiti için eylemi gerçekleştirenin kusurlu olması veya zarar oluşması gerekmez.
Marka hakkına tecavüzün kaldırılması davası, tecavüzün meydana getirdiği maddi sonuçların ortadan kaldırılmasını talep eder. Tecavüzde bulunanın kusurlu olmasına gerek yoktur.
Tazminat davaları, marka hakkı sahibinin tecavüz nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararların tazminine yöneliktir. Bu davalar önce arabulucuya başvurmayı dava şartı olarak kabul eder.
MARKA HAKKINA TECAVÜZÜN CEZAİ BOYUTU
Kanun’un 30. maddesi marka hakkına tecavüzü cezalandıran hükümleri içerir. Bu maddenin farklı fıkralarında, marka hakkına tecavüz eden fiiller ve cezaları belirtilmiştir. Bu suçlar tescilli markaların korunmasına yöneliktir ve tescilsiz markalar bu kapsamda cezai korumadan yararlanamaz.
Kanun’un 30. Maddesi başlığı “Marka hakkına tecavüze ilişkin cezai hükümler” olmakla bu suçu oluşturan fiillerin neler olduğu bu maddede sayılmıştır.
Buna göre birinci fıkrada ilk olarak başkasına ait marka hakkına iktibas veya iltibas suretiyle tecavüz ederek mal üreten veya hizmet sunan, satışa arz eden veya satan, ithal ya da ihraç eden, ticari amaçla satın alan, bulunduran, nakleden veya depolayan kişinin bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacağı düzenlenmiştir.
Maddenin ikinci fıkrasında ise marka koruması olduğunu belirten işareti mal veya ambalajı üzerinden yetkisi olmadan kaldıran kişinin bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandıracağı hüküm altına alınmış, üçüncü fıkrada ise yetkisi olmadığı hâlde başkasına ait marka hakkı üzerinde devretmek, lisans veya rehin vermek suretiyle tasarrufta bulunan kişinin iki yıldan dört yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacağı belirtilmiştir.