0312 911 83 10
·
av.fatiharas@gmail.com
·
Pzt-Cuma 09:00-18:00
DANIŞMANLIK

VUK Madde 371 Pişmanlık ve Islah

VUK Madde

VUK Madde 371 Pişmanlık ve Islah

Beyana dayanan vergilerde vergi ziyaı cezasını gerektiren fiilleri işleyen mükelleflerle bunların işlenişine iştirak eden diğer kişilerin kanuna aykırı hareketlerini ilgili makamlara kendiliğinden dilekçe ile haber vermesi hâlinde, haklarında aşağıda yazılı kayıt ve şartlarla vergi ziyaı cezası kesilmez.

  1. Mükellefin keyfiyeti haber verdiği tarihten önce bir muhbir tarafından her hangi resmi bir makama dilekçe ile veya şifahi beyanı tutanakla tevsik edilmek suretiyle haber verilen husus hakkında ihbarda bulunulmamış olması (Dilekçe veya tutanağın resmi kayıtlara geçirilmiş olması şarttır.).
  2. Haber verme dilekçesinin yetkili memurlar tarafından mükellef nezdinde haber verilen olayın ilgili olduğu vergi türüne ilişkin bir vergi incelemesine başlandığı veya olayın ve ilgili olduğu vergi türünün takdir komisyonuna intikal ettirildiği günden evvel (Kaçakçılık suçu teşkil eden fiillerin işlendiğinin tespitinden önce) verilmiş ve resmi kayıtlara geçirilmiş olması.
  3. Hiç verilmemiş olan vergi beyannamelerinin mükellefin haber verme dilekçesinin verildiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde tevdi olunması.
  4. Eksik veya yanlış yapılan vergi beyanının mükellefin keyfiyeti haber verme tarihinden başlayarak onbeş gün içinde tamamlanması veya düzeltilmesi.
  5. Mükellefçe haber verilen ve ödeme süresi geçmiş bulunan vergilerin, ödemenin geciktiği her ay ve kesri için, 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen nispette uygulanacak gecikme zammı oranında bir zamla birlikte haber verme tarihinden başlayarak onbeş gün içinde ödenmesi.

Bu madde hükümleri, emlak vergisi ile ilgili olarak uygulanmaz.

Hazine ve Maliye Bakanlığı maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.

VUK Madde 371 Pişmanlık ve Islah ile İlgili Danıştay Kararları

T.C. Danıştay VD.VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU Esas:2019-360 Karar:2019-495 Karar Tarihi:03.07.2019
ÖZET: Davacı tarafından …Şirketinin düzenlediği faturalarda yer alan katma değer vergilerinin indirimlerden çıkarılması suretiyle pişmanlıkla verilen düzeltme beyannamelerine istinaden 2010 yılının Mart ila Mayıs ve Temmuz, Eylül ila Kasım dönemleri için tahakkuk ettirilen katma değer vergileri ile pişmanlık zammının 15 günlük sürede ödenmemesi üzerine, pişmanlık hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesi nedeniyle % 50 oranında vergi ziyaı cezası kesilmiştir. Daha sonra, davacı hakkında aynı yıl için yapılan inceleme sonucunda, anılan mükellefin düzenlediği faturaların gerçek bir emtia teslimine dayanmadığından bahisle katma değer vergisi tarh edilerek, vergi ziyaı cezasının kesildiği hususu dikkate alındığında, aynı faturalar dolayısıyla verginin zamanında tahakkuk etmemesi nedeniyle iki ayrı vergi ziyaı cezası kesildiği sonucuna varılmıştır. İnceleme sonucunda kesilen vergi ziyaı cezası açılan dava sonucunda kesinleşmiştir. Bu nedenle, pişmanlık hükümlerinin ihlal edilmesi nedeniyle kesilen vergi ziyaı cezalarının istenmesi halinde mükerrerlik ortaya çıkacağından, dava konusu vergi ziyaı cezalarını kaldıran ısrar kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.

T.C. Danıştay 9.DAİRE Esas:2013-302 Karar:2015-11033 Karar Tarihi:22.10.2015
ÖZET: Baskı sonucu ihtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannamesi üzerine davacının devreden katma değer vergisi azaldığı için haksız alınan katma değer vergisi iadesinin ortaya çıktığı ve tarhiyatın dayanağının 25.03.2010 tarihinde ihtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannamesinde iade miktarının azaltılması ve 27.01.2010 tarih ve 14013 tarihli davacının iade talebi hakkındaki yazı olduğu dikkate alındığında, davacı hakkında bir vergi incelemesi yapılmadan ve kullandığı faturaların gerçek olup olmadığı, kendisi ve fatura düzenleyicileri hakkında her yönüyle incelenerek ortaya konulmadan, baskı sonucu ihtirazi kayıtla 25.03.2010 tarihinde verilen düzeltme beyannamesine istinaden ortaya çıkan tahakkuk işlemine karşı dava açma süresinin geçmesi beklenilmeden düzenlenen haksız alınan katma değer vergisi iadesine ilişkin ihbarnameye karşı açılan davayı; tahakkuka karşı dava açılmadığı, tahakkukun kesinleştiği, bu sebeple ilgili dönemde iade almış olduğu verginin haksız iade edilmiş olduğunun kabulü gerektiğinden bahisle cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık olmadığı gerekçesiyle reddeden vergi mahkemesi kararında yasal isabet görülmemiştir.

T.C. Danıştay 9.DAİRE Esas:2009-3957 Karar:2012-4625 Karar Tarihi:17.09.2012
ÖZET: Vergi Mahkemesince, davacının defter ve belgelerinin vergi incelemesinde olduğu gerekçesiyle pişmanlık talebinin kabul edilmeyerek kesilen cezaya yönelik olarak açılan davanın reddi yolunda karar verilmiş ise de, dosyada bulunan vergi dairesi yazısında, davacı hakkında 2006/Aralık dönemine ilişkin olarak vergi incelemesi bulunmadığı, incelenen dönemlerin 2007/Haziran ve Temmuz dönemleri olduğu belirtildiğinden pişmanlık talebinin kabul edilmemesi suretiyle kesilen cezada yasaya uygunluk bulunmadığından verilen kararın bozulması gerekmiştir.

T.C. Danıştay VD.VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU Esas:2011-20 Karar:2011-740 Karar Tarihi:21.12.2011
ÖZET: Verilmesi gereken süre geçtikten sonra pişmanlıkla beyanname verilmesi, verginin zamanından sonra tahakkuk etmesine de yol açmaktadır. Bu nedenle Vergi Usul Kanununun pişmanlığı düzenleyen 371’inci maddesinin birinci fıkrasına bağlı 5’inci bentte; mükellefçe haber verilen ve ödeme süresi geçmiş vergilerin, ödemenin geciktiği her ay ve kesri için 6183 sayılı Yasanın 51’inci maddesinde öngörülen gecikme zammı oranında bir zamla birlikte ve onbeş gün içinde ödenmesi, pişmanlığın kabulü için gerekli koşullar arasında sayılmıştır. Pişmanlıkla verilen beyanname üzerinden pişmanlık hükümlerine göre tahakkuk yapılması ve koşullara uyulması halinde mükellefe ceza kesilmemekle süresinde verilmiş beyanname gibi tahakkuka esas alındığına göre bu beyannamelerin de süresinde verilen beyannamelerle aynı hükümlere tabi olması gerektiği açıktır. Tahakkukun zamanında yapılmasını sağlayan ancak dava konusu yapılmasına olanak yaratan ihtirazi kayıtla beyan ile tahakkuk zamanı geçtikten ve resen tarh nedeni ve geç tahakkuktan dolayı vergi ziyaı doğduktan sonra pişmanlıkla verilen beyannameye ihtirazi kayıt konulmasının etkileyici sonuç yaratmasına olanak yoktur. Vergi Usul Kanununun 378’inci maddesinin ikinci fıkrasında mükelleflerin beyan ettikleri matrahlara ve bu matrahlar üzerinden tarh edilen vergilere dava açamayacaklarına ilişkin kural gözetilmeden tahakkukun kaldırılması yolunda hüküm kurulması hukuka uygun düşmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin incelenmeksizin reddine; vergi idaresi temyizinin kabulü ile Zonguldak Vergi Mahkemesinin ısrar kararının tahakkukun kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına karar verilmiştir.

T.C. Danıştay VD.VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU Esas:2010-667 Karar:2011-745 Karar Tarihi:21.12.2011
ÖZET: Tahakkukun zamanında yapılmasını sağlayan ancak dava konusu yapılmasına olanak yaratan ihtirazi kayıtla beyan ile tahakkuk zamanı geçtikten ve resen tarh nedeni ve geç tahakkuktan dolayı vergi ziyaı doğduktan sonra pişmanlıkla verilen beyannameye ihtirazi kayıt konulmasının etkileyici sonuç yaratmasına olanak yoktur. Vergi Usul Kanununun 378’inci maddesinin ikinci fıkrasında mükelleflerin beyan ettikleri matrahlara ve bu matrahlar üzerinden tarh edilen vergilere dava açamayacaklarına ilişkin kural gözetilmeden tahakkukun kaldırılması yolunda hüküm kurulması hukuka uygun düşmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.

T.C. Danıştay 4.DAİRE Esas:2008-997 Karar:2010-3500 Karar Tarihi:10.06.2010
ÖZET: Yeni uygulamaya konulan elektronik ortamda beyanname verme usulüne göre, beyannamesini gerek uygulamanın yeni olması, gerek karmaşık bir onay ekranı bulunması nedeniyle sehven pişmanlık talebinde bulunmadan, kanuni süresinden sonra verilen beyanname seçeneğini işaretleyen davacı adına vergi ziyaı cezası kesilmiş ise de, davacının pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istemeyeceği düşünülemeyeceği gibi, aynı gün yanlışlığın fark edilerek davalı idareye başvurulmasının davacının iradesinin pişmanlık hükümlerinden yararlanma yolunda olduğunu ortaya koyduğu, dolayısıyla, pişmanlık hükümlerinden yararlanma şartını kaybetmeyen davacı şirkete, sadece elektronik ortamda pişmanlık seçeneğini işaretlememesi nedeniyle kesilen cezanın yasal olmadığı gerekçesiyle vergi ziyaı cezasının kaldırılmasına karar verilmiştir.

vergi hukuku avukatı

Diğer Makaleler

Call Now Button