0312 911 83 10
·
av.fatiharas@gmail.com
·
Pzt-Cuma 09:00-18:00
DANIŞMANLIK

Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinde Ruhsat Alma Süresinin Belli Olmaması

yargıtay kararı

Yargıtay Kararı: Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinde Ruhsat Alma Süresinin Belli Olmaması ve Fesih

T.C. Yargıtay 15.HUKUK DAİRESİ

Esas:2003-1390 Karar:2003-4548 Karar Tarihi:06.10.2003

ÖZET : Sözleşme tarihine göre 4 yıla yakın sürede ruhsat alınmadığı gibi inşaata da başlanmamış olması, yüklenicinin de haklı makul neden ileri sürememiş olması tamamen kusurlu olduklarını, temerrüde düştüklerini ve sözleşme ile tanınan hakları kötüye kullandıklarını göstermekle davacı arsa sahipleri fesihte haklı sayılmalıdırlar.
(4721 S. K. m. 2) (818 S. K. m. 355, 358, 360)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine karar verilmesi istemine ilişkindir.

Davalı yükleniciler, inşaat ruhsatı alabilme durumuna henüz gelebildiklerinden, inşaat yapım süresi de ruhsattan başlayacağından davanın reddini savunmuşlardır.

Mahkemece, davacıların inşaat ruhsatı almaları konusunda yüklenici davalıları temerrüde düşürmedikleri böylece inşaat süresi başlamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Taraflar arasında akdedilen düzenleme şeklindeki 19.10.1998 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinde, arsa sahiplerine ait 30 ve 31 no’lu parsellerin tevhidinden sonra, imar durumuna uygun proje çizileceği, ruhsat alındıktan itibaren de 25 ay içinde anahtar teslimi inşaatın tamamlanacağı kararlaştırılmıştır. Tevhid işleminden sonra oluşan 135 parselin imar durumunun alınması için yüklenici, 20.8.1999 tarihli dilekçesiyle belediyesine başvurmuş, harcını yatıramadığından imar durumu düzenlenememiş, daha sonra 12.6.2000 tarihinde yatırıldıktan sonra düzenlenebilmiştir. Ancak yükleniciler, bu tarihten sonra ruhsat için başvuruda bulunmamışlar, 22.3.2002 tarihinde mahallinde yapılan tespitte de, arsa üzerinde fiilen bir inşaata başlanılmadığı gibi başlama hazırlığının da bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu tespit raporu, davalı yüklenicilere tebliğ edilmiş, itirazları olmamıştır. Her nekadar sözleşmede, ruhsat alımı için bir süre öngörülmemiş ise de, yukarıda açıklandığı üzere, davalılar harç ödemediklerinden yaklaşık 1 yıl sonra imar durumu alınabilmiştir. 2 yıla yakın bir süre geçmesine karşı henüz ruhsat alınamamış, yargılama aşamasında dahi alınmış değildir. Bütün bu olgular birlikte değerlendirildiğinde davalı yüklenicilerin temerrütlerinin varlığı ortadadır. Sözleşme tarihine göre 4 yıla yakın süre geçmiştir. Arsa sahiplerinin tahammül süreleri fazlasıyla aşılmıştır. Yüklenicilerin kendilerine tanınan hakkı kötüye kullanmaları iyiniyetle bağdaşmaz ( MK.2.md. ). Gecikmenin haklı ve makul bir nedeni yoktur. Tamamen davalıların kusuruna dayalıdır. O halde fesihte davacı arsa sahiplerinin haklı olduklarının kabulüyle sözleşmenin feshi yerine yazılı gerekçelerle davanın reddi doğru olmamıştır. Karar bu nedenlerle bozulmalıdır.

Sonuç: Yukarıda yazılı nedenlerle davacıların temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcının istekleri halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 6.10.2003 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

fatih aras

Önceki GönderiSonraki Gönderi

Diğer Makaleler

Call Now Button