İçerik Başlıkları
VUK Madde 95 – Veli, vasi ve kayyımlara tebliğ
Mükellef yerine geçen veli, vasi veya kayyım gibi vergi sorumlusu birden fazla olursa, tebliğ bunlardan yalnız birine yapılabilir. Şayet tebliğin mevzuu olan işe ayrı bir vasi veya kayyım bakmakta ise, tebliğ bunlara yapılır.
VUK Madde 95 – Veli, vasi ve kayyımlara tebliğ ile İlgili Danıştay Kararları:
Karar 1:
T.C DANIŞTAY .Vergi Dava Daireleri Kurulu Esas: 2016/ 676 Karar: 2016 / 1218 Karar Tarihi: 14.12.2016 |
ÖZET: Davacı şirketin kanuni temsilcisi olan ….. adına, şirketle herhangi bir bağlantı kurulmaksızın düzenlenen, 2005 ve 2006 yılları kanuni defter ve belgelerin ibraz edilmesine ilişkin … tarihli yazının, adı geçen kişinin ikametgah adresinde … tarihinde kızına tebliği üzerine, defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmediğinden söz edilerek, katma değer vergisi indirimleri kabul edilmeyen davacı şirket adına, 2005 yılının Ocak ilâ Aralık dönemleri için re’sen salınan üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergileri ile vergi ziyaı cezalarının tekerrür nedeniyle artırılan kısmı davaya konu yapılmıştır. Davaya konu yapılan vergilendirmenin dayanağı olan defter ve belgelerin ibrazına ilişkin … tarihli yazı, şirketle herhangi bir bağlantı kurulmaksızın şirketin kanuni temsilcisi olduğu anlaşılan ….. adına düzenlenmiş, adı geçen kişinin ikametgah adresinde … tarihinde kızına tebliğ edilmiştir. Bu durumda, davacı şirket adına düzenlenmediği gibi şirketle hiç bir şekilde de irtibatlandırılmayan ve şirketle ilgisi bulunmayan bir adrese tebligata çıkarılan defter ve belgelerin ibraz edilmesine ilişkin yazının gereğinin yerine getirilmediğinden; dolayısıyla re’sen takdir nedeninin varlığından söz edilemeyeceğinden, defter ve belge ibraz yazısının usulüne uygun düzenlenerek tebliğ edildiğinin kabulü suretiyle verilen kararda yasaya uygunluk görülmediğinden yerel mahkemenin ısrar kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Karar 2:
T.C DANIŞTAY 9.Daire Esas: 2007/ 6375 Karar: 2008 / 684 Karar Tarihi: 12.02.2008 |
ÖZET: Ödeme emrinin … Taşımacılık Gümrükleme ve Tic. Ltd. Şirketine tebliğ edildiğinin kabulünün hukuken mümkün bulunmadığı, ayrıca kanuni temsilci adına düzenlenen ödeme emirleri 4.5.2007 tarihli olduğu halde adı geçen şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin bu tarihten sonra tebliğ edilmeye çalışıldığı anlaşıldığından, borçlu şirket yönünden kesinleşmeyen vergi borçlarının davacıdan tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinde isabet görülmediği kanaatine varılmıştır.
Karar 3:
T.C DANIŞTAY
4.Daire
Esas: 2004/ 632
Karar: 2005 / 469
Karar Tarihi: 28.03.2005
ÖZET: Dosyanın incelenmesinden, davanın, vesayet altında olan davacı adına vasi tarafından vesayet makamından izin alınarak açılıp açılmadığı hususu araştırılmaksızın uyuşmazlığın esasının incelendiği, 1998 yılı için re’sen salınan muhtelif vergi ve buna bağlı alacaklara ait ihbarnamelerin davacıya cezaevinde tebliğ edildiği, ancak tebliğ işleminden önce davacının cezaevinde hükümlü olarak bulunduğunun idarece yapılan 11.11.2002 tarihli yoklamayla saptandığı ve Kadıköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 21.3.2000 tarihli ve E:2000/23, K:2000/185 sayılı kararıyla davacının kısıtlılığı nedeniyle kendisine eşinin vasi olarak atandığı anlaşılmış olup, bu hususlar dikkate alınmadan, bir inceleme ve irdeleme yapılmadan verilen kararda yasaya uyarlık görülmemiştir.