Yargıtay Kararı: Arsa Sahibi Binada Otursa Bile İskan Alınmadan Teslim Gerçekleşmez
T.C. Yargıtay 15.HUKUK DAİRESİ
Esas:2003-1739 Karar:2003-5138 Karar Tarihi:31.10.2003
ÖZET :
Taraflar inşaatın iskan ruhsatı alınmadığı sürece tamamlanmış sayılamayacağını, iskan ruhsatı alma yükümlülüğünün de yükleniciye ait olduğunu kararlaştırmışlardır. Bir başka anlatımla davacıların daireleri teslimi iskan koşuluna bağlanmıştır. Yüklenici iskan almadığı sürece inşaat tamamlanmış sayılamayacağından, yüklenici borçlu temerrüdünden kurtulamaz. Arsa sahiplerinin bir süre binada oturmuş olmaları da teslim anlamına gelmez. Sözleşmenin bu hükümleri delil sözleşmesi niteliğinde olup mahkemece resen gözetilmelidir ( HUMK.287.md. ). Binanın halen dahi iskan ruhsatı alınmış değildir. Sözleşme uyarınca yükleniciye son daire tapusunun devri onu ibra anlamı taşımaz. Zira, yine sözleşme uyarınca, anlaşma metnindeki tüm hususların yapıldığına dair mutabık kaldıklarını belgeledikten sonra devrin yapılması kabul edilmiş, ancak değinilen şekilde mutabakat belgesi düzenlenmemiştir.
O halde, yukarıdan beri yapılan bu açıklamalar sonucu, yüklenici davalının iskan belgesi sunamadığı, böylece hukuken geçerli bir teslimin varlığından söz edilemeyeceğinden inşaatın teslimi gereken ( ruhsat tarihi 28.7.1997+24 ay+6 ay ) 28.1.2000 tarihinde borçlu temerrüdüne düştüğünün kabulü ile davacıların gecikmeden doğan tüm zararlarının hesaplanıp hüküm altına alınması gerekir. Mahkemece ihtirazi kayıtsız teslimden bahisle davaların reddi isabetsizdir.
(1086 S. K. m. 287)
Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Karar:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 13.5.1997 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Biçimine uygun düzenlenen bu sözleşmeyle davalı, davacılara ait arsa üzerine arsa payı karşılığı inşaat yapmayı, ruhsattan itibaren 24 ayda teslimi yükümlenmiştir. Altıncı sahifede, binanın iskan ruhsatı alınmadan bitmiş sayılamayacağı, inşaatın bitiş tarihinden itibaren 6 ay geçtiği halde bitirilmemiş olması halinde arsa sahiplerinin haklarını kullanacağı, 6 ay sonra ( anahtar teslimi ) teslim edilmediği takdirde her geçen ay için bankaya 1000 DM. yatırmayı, iskan ruhsatı ve her türlü masrafın yükleniciye ait olacağı hükümlerine yer verilmiştir. Görülüyor ki, taraflar inşaatın iskan ruhsatı alınmadığı sürece tamamlanmış sayılamayacağını, iskan ruhsatı alma yükümlülüğünün de yükleniciye ait olduğunu kararlaştırmışlardır. Bir başka anlatımla davacıların daireleri teslimi iskan koşuluna bağlanmıştır.Yüklenici iskan almadığı sürece inşaat tamamlanmış sayılamayacağından, yüklenici borçlu temerrüdünden kurtulamaz. Arsa sahiplerinin bir süre binada oturmuş olmaları da teslim anlamına gelmez. Sözleşmenin bu hükümleri delil sözleşmesi niteliğinde olup mahkemece resen gözetilmelidir ( HUMK.287.md. ). Binanın halen dahi iskan ruhsatı alınmış değildir. Sözleşme uyarınca yükleniciye son daire tapusunun devri onu ibra anlamı taşımaz. Zira, yine sözleşme uyarınca, anlaşma metnindeki tüm hususların yapıldığına dair mutabık kaldıklarını belgeledikten sonra devrin yapılması kabul edilmiş, ancak değinilen şekilde mutabakat belgesi düzenlenmemiştir.
O halde, yukarıdan beri yapılan bu açıklamalar sonucu, yüklenici davalının iskan belgesi sunamadığı, böylece hukuken geçerli bir teslimin varlığından sözedilemeyeceğinden inşaatın teslimi gereken ( ruhsat tarihi 28.7.1997+24 ay+6 ay ) 28.1.2000 tarihinde borçlu temerrüdüne düştüğünün kabulü ile davacıların gecikmeden doğan tüm zararlarının hesaplanıp hüküm altına alınması gerekir. Mahkemece ihtirazi kayıtsız teslimden bahisle davaların reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz istemlerinin kabulüyle, mahkeme kararının BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 31.10.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.