0312 911 83 10
·
av.fatiharas@gmail.com
·
Pzt-Cuma 09:00-18:00
DANIŞMANLIK

Ücretin Zamanında Ödenmemesi ve Haklı Nedenle Fesih

ücretin zamanında ödenmemesi

ÜCRETİN ZAMANINDA ÖDENMEMESİ

İşçinin ücreti, ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde, mücbir bir sebep dışında ödenmediği durumda, işçi iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınma hakkına sahiptir. Bu durum, işçilerin bireysel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemelerini içerse bile, sayısal olarak toplu bir grev olarak nitelendirilemez. Bu sebeple, işçilerin bu nedenle iş akitleri feshedilemez ve yerine yeni işçi alınamaz; ayrıca, bu işler başkalarına yaptırılamaz.

YİRMİ GÜNLÜK SÜRENİN NİTELİĞİ

İş Kanunu’nun 34. maddesinde belirtilen “ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün” süresi, iş günü değil takvim günü olarak kabul edilmelidir. Yasal hüküm, ücretin ödenmesi gereken günü takip eden 20 tam gün geçmesi gerektiğini belirtir. Bu süre içinde tatil günleri bulunsa bile süre kesilmez ve kısaltılabilir.

İŞÇİNİN İŞ GÖRME BORCUNDAN KAÇINMASI

İşçinin iş görmekten kaçınma hakkı için öngörülen 20 günlük süre, işçinin ücretin en az 20 gün gecikmeli ödenmesiyle sağlanmaz. Gecikme, mücbir bir sebep olmaksızın gerçekleşmelidir. Örneğin, 18-19 günlük gecikme durumunda işçi, iş görmekten kaçınma hakkını elde edemez. İşçinin bu hakkı kullanabilmesi için ücret ödemesinin en az 20 gün mücbir bir neden dışında gecikmiş olması ve bu nedenle işçinin iş görmeme kararı alması gerekmektedir.

MÜCBİR SEBEP

İş Kanunu’nda belirtilen mücbir sebep, önceden öngörülemez ve bertaraf edilemez harici etkilerden kaynaklanan olaylar olarak tanımlanmıştır. Deprem, su baskını, yangın gibi doğal afetler, savaş durumu ve genel grev gibi durumlar mücbir sebep olarak kabul edilebilir. Ancak, işverenin mali sıkıntısı veya makinelerin bozulması mücbir sebep sayılmaz.

EYLEMİN GREV OLARAK NİTELENDİRİLMEMESİ

İş Kanunu’nda belirtilen, “kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez” hükmü, işçilerin topluca iş görme borcunu yerine getirmeme eylemlerini yasal olarak destekler. Ancak, bu eylemler iş bırakma veya işyerine zarar verme eylemlerine dönüşmemelidir. İşçiler, işyerinde devam eden üretimi sekteye uğratacak eylemlerden kaçınmalıdır.

FESİH HAKKI

Ücretini alamayan işçi, iş sözleşmesini İş Kanunu’nun 24/II-e maddesi uyarınca haklı nedenle feshedebilir ve kıdem tazminatına hak kazanabilir. İş görmekten kaçınma hakkını kullanan işçilerin iş sözleşmeleri, çalışmadıkları için feshedilemez. Bu durumda, işveren yeni işçi alamaz ve iş başkalarına yaptırılamaz.

İŞÇİ ÜCRETİNİN ÖDENME ZAMANI

4857 sayılı İş Kanunu’nun 32. maddesi, ücretin en geç ayda bir ödenmesini emredici bir şekilde düzenlemektedir. Bu hükme göre, iş sözleşmeleri veya toplu iş sözleşmeleri ile ödeme süresi bir haftaya kadar indirilebilir. Bu düzenleme, ücret ödeme gününün aylık süreyi aşacak şekilde değil, aksine ödeme süresini öne çekebilme esnekliği sağlamaktadır. Örneğin, Ocak ayı ücretinin Şubat ayının 1. günü değil, 10. günü ödenmesi, İş Kanunu’nun 32. maddesi olan “ücret en geç ayda bir ödenir” hükmüne aykırılık oluşturur. Yani, Ocak ayı ücreti 40. gün ödenmiş olup, ücret ödeme günü içinde ödenmeyen 10 günlük ücret bulunmaktadır.

SONUÇ

Genel olarak, ücret bir kişiye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutarı ifade eder. İş Kanunu’nun 32. maddesine göre, “ücret en geç ayda bir ödenir” hükmü gereği, ücretin ödenme zamanı genellikle her ayın ilk iş günüdür. İş Kanunu, işçi ücretinin zamanında ve tam olarak ödenmesini esas alır. Ancak uygulamada, işçi ücretlerinin farklı zaman dilimlerinde ödendiği ve aylık ücretin birden fazla taksitte ödendiği durumlar görülebilir. Örneğin, işveren, ayın ilk iş günü ödenmesi gereken işçi ücretini takip eden ayın 6, 13, 20 ve 27. günlerinde öderse, geç ödenen kısım için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranının uygulanması gerekebilir.

Ücret kavramı, aynı zamanda fazla çalışma ücreti, genel tatil ücreti ve hafta tatili ücreti gibi diğer ücretleri de içermektedir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 32. maddesine aykırı olarak (Kanundan veya toplu iş sözleşmesinden veya iş sözleşmesinden doğan ücretin kasten ödenmemesi veya eksik ödenmesi durumunda) işveren ve işveren vekiline her işçi ve her ay için idari para cezası uygulanacaktır. Bu nedenle, işverenlerin ücret ödemelerini zamanında ve eksiksiz olarak yapmaları, işçi haklarına saygı göstermeleri önemlidir.

iş hukuku avukatı

Diğer Makaleler

Call Now Button