Yargıtay Kararı: SGK Prim Alacağı Zamanaşımı ve Haciz
T.C. Yargıtay 21.HUKUK DAİRESİ
Esas:2018-1187 Karar:2019-33 Karar Tarihi:14.01.2019
ÖZET:
Yapılacak iş; 13.11.2013 tarihli borç tahakkuk listesindeki borçların hangi ödeme emirlerine ait olduğunu tek tek açıklatmak, açıklama sonrası ait olduğu ödeme emirlerine ve tebliğine ilişkin belgeleri getirtmek, listedeki ödeme emirlerini hak düşürücü sürede dava açma ve zamanaşımı yönünden değerlendirmek, hak düşürücü sürede dava açılmayan fakat zamanaşımını kesen işlem yapılmadığından zamanaşımına uğrayan ödeme emirlerini de tespit ederek 13.11.2013 tarihli borç tahakkuk listesi hakkında tüm bu araştırmalar sonucu karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
(6100 S. K. m. 371)
Dava:
Davacı şirket adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılmasına ve borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
Dava, davacı şirketin davalı kuruma borçlu olmadığının tespiti ile davacı şirket adına kayıtlı taşınmaz üzerine davalı Kurum tarafından konulan haczin kaldırılması ve 13/11/2013 tarihi itibariyle tahakkuk ettirilmiş borcun zamanaşımına uğradığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, “davaya konu 2007/17719-17720 takip nolu ödeme emirlerinde belirtilen borçlardan sorumlu olmadığının tespitine dair talebin reddine, davalı kurum tarafından davacıya 13/11/2013 tarihi itibariyle tahakkuk ettirilmiş olan prim, idari para cezası, eğitime katkı, özel işlem işsizlik, damga vergisi ve gecikme zamları toplamı olan 382.649,57TL borçtan, borcun zaman aşımına uğramış olması nedeniyle davacının bu borçlardan sorumlu olmadığının tespitine, davacıya ait …İlçesi … Mah. … Mevki 733 Ada, 1 Parsel de kayıtlı taşınmaz üzerine konan … Tapu Müdürlüğünün 28/01/2005 tarih ve 656 yevmiye sayılı haciz şerhinin ve 28/08/2007 tarih ve 13100 yevmiye nolu haciz şerhlerinin kaldırılmasına ” karar verilmişse de bu karara eksik araştırma ve inceleme sonucu varılmıştır. Dosyanın safahatine bakıldığında ; Mahkemenin 05.06.2015 tarih 2013/1241 E. 2015/233 K. sayılı ilamı ile borçlu şirket yetkililerince 17.04.2015 tarihinde borcun ödendiği gerekçesiyle davanın konusuz kalmış olması sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği, davacının temyizi üzerine Dairemizce 15.10.2015 tarih ve 2015/14237 E. 2015/18628 K. numaralı ilamı ile bozma yapılmış ve mahkemece bozma üzerine davanın konusuz kaldığına ve haczin kaldırılmasına karar verilmiş olup dairemizce anılan karar da 28.03.2017 tarih 2016/16580 Esas ve 2017/2524 Karar sayılı ilamı ile bozma yapılmış olup bozma üzerine yukarıda yazılı şekilde hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davaya konu mahcuz taşınmaza ilişkin; 2004/13007 ve 2004/13008 sayılı ödeme emirlerinin (2002/6-2003/9 dönemlerine ilişkin) 20.12.2004 tarihinde davacı şirkete tebliğ edildiği, 27.12.2004 tarihinde davacı şirket tarafından mal beyanında bulunulduğu kurum tarafından 28/01/2005 tarih ve 656 yevmiye sayılı haciz konulduğu, devamla 2007/17719-17720 sayılı ödeme emirlerinin (2007/1-2-3 dönemlerine ilişkin) 08.07.2007 tarihinde davacı şirkete tebliğ edildiği 20.08.2007 tarihinde şirket tarafından mal beyanında bulunulduğu ve kurum tarafından dava konusu mahcuz taşınmaza 28/08/2007 tarih ve 13100 yevmiye nolu haciz konulduğu, dosyada mevcut 20.04.2015 tarihli kurum yazısında “şirket yetkilileri ile yapılan görüşmede 2007/17719-17720 takip sayılı dosyalara toplam 4.851,86 TL ödeme yapılarak ilgili dosyalara hitam olduğu” devamla 22.03.2016 tarihli kurum yazısında ise “ Haciz konusu alacağa ilişkin sadece bir dosya numarası yazıldığı diğer dosyaların sehven unutulduğu, 2007/17719-17720 takip sayılı dosyalar tahsil edilerek kapanmış olsada işyerinin diğer dosyalarının açık olduğu 15.03.2016 tarihi itibariyle 1.271.806,28 TL alacağın mevcut olduğu” belirtilmiştir. Dava dilekçesine ekli 13/11/2013 tarihli prim, idari para cezası, eğitime katkı, özel işlem işsizlik, damga vergisi ve gecikme zammı borçları toplamından oluşan 2001/6-2006/4 dönemi borç listesinin ise hangi ödeme emirlerine ait borçlar olduğu ve davacıya tebliğ edildiği dönemler anlaşılamamaktadır. Somut olayda; 13.11.2013 tarihli borç tahakkuk listesi kuruma açıklattırılmadan zamanaşımı ve hak düşürücü süreler yönünden değerlendirilmeden karar verilmesi hatalıdır. Yapılacak iş; 13.11.2013 tarihli borç tahakkuk listesindeki borçların hangi ödeme emirlerine ait olduğunu tek tek açıklatmak, açıklama sonrası ait olduğu ödeme emirlerine ve tebliğine ilişkin belgeleri getirtmek, listedeki ödeme emirlerini hak düşürücü sürede dava açma ve zamanaşımı yönünden değerlendirmek, hak düşürücü sürede dava açılmayan fakat zamanaşımını kesen işlem yapılmadığından zamanaşımına uğrayan ödeme emirlerini de tespit ederek 13.11.2013 tarihli borç tahakkuk listesi hakkında tüm bu araştırmalar sonucu karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, SGK vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 14.01.2019 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)