0312 911 83 10
·
av.fatiharas@gmail.com
·
Pzt-Cuma 09:00-18:00
DANIŞMANLIK

Devir Tarihinden Sonra Doğan Kamu Borçlarından Sorumluluk

danıştay kararı

Devir Tarihinden Sonra Doğan Kamu Borçları

Danıştay Karar Özeti:  Ödeme emri içeriği belirtilen tarih öncesi dönemlere ait kamu alacaklarının doğduğu zamanın, şirket ortaklığı sıfatının kazanıldığı tarihten sonrasına rastlaması sebebiyle, vergi dairesi tarafından gönderilen ödeme emri hukuka aykırıdır.

T.C.

D A N I Ş T A Y

ÜÇÜNCÜ DAİRE

Esas No : 2020/3625

Karar No : 2022/4282

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Vergi Dairesi Başkanlığı

(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:.. sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: Davacı adına, asıl borçlu … Boya İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Limited Şirketinden alınamayan muhtelif kamu alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin, 2009 yılının Mart, Nisan, Temmuz ve Ağustos dönemlerine ait katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizine dair kısmının iptali istemine ilişkindir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının 07/09/2010 ila 12/11/2010 tarihleri arasında asıl borçlu şirketin ortağı olduğu, usulüne uygun bir şekilde kesinleştirilen ve mal varlığı araştırması sonucu şirketten tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Ödeme emri içeriği alacağın asıl borçlu şirket nezdinde usulüne uygun kesinleştirilmediği, alacağın zaman aşımına uğradığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Asıl borçlu şirket hakkında yapılan mal varlığı araştırması sonucunda borcunu kısmen veya tamamen karşılayabilecek hiçbir mal varlığına rastlanılmadığından davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’ÜN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :

07/09/2010 tarihinden itibaren ortağı olduğu asıl borçlu … Boya İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Limited Şirketindeki hisselerini 12/11/2010 tarihli noter onaylı hisse devir sözleşmesi ile devrederek ortaklıktan ayrılan davacı adına, 2009 yılının Mart, Nisan, Temmuz ve Ağustos dönemleri için sözü edilen şirket adına re’sen salınan katma değer vergisi ve kesilen vergi ziyaı cezasına ilişkin ihbarnamelerin 2015 yılında şirketin bilinen adresinde tebliğ edilememesi üzerine aynı yıl ilanen tebliğ edilen söz konusu kamu alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un limited şirket ortaklarının limited şirketlerin amme borçlarından sorumluluğuna ilişkin 35. Maddesinin 1. fıkrasında, limited şirket ortaklarının şirketten tahsil edilemeyen veya edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında sorumlu oldukları; 2. fıkrasında, payını devreden ve devralan şahısların devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutulacakları; 3. fıkrasında, amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahısların amme alacağının ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutulacakları hükme bağlanmıştır.

Öte yandan, 30/06/2007 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 1 No’lu Tahsilat Genel Tebliği’nin Limited Şirketlerin Amme Borçları Başlıklı bölümünün 7. maddesinde, ödeme emri düzenlenmeden önce hisse devrinin söz konusu olduğu hallerde, devralan şahsın devir tarihi itibarıyla vadesi geldiği halde ödenmemiş şirket borçlarından sorumlu tutulacağı tutarın tespit edileceği düzenlenmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Mükellefler tarafından belli dönemlerde beyan edilen matrah üzerinden hesaplanarak veya idarece bulunan matrah veya matrah farkından dolayı re’sen veya ikmalen tarh edilen verginin tahakkuk etmesi ile doğan vergi, vergiyi doğuran olayların gerçekleştiği döneme ait olsa da ancak tahakkuk etmekle 6183 sayılı Kanun uyarınca ödeme emri ile takip ve tahsil edilecek hale gelmektedir.

Yukarıda değinilen yasal düzenlemede yer alan devir öncesine ait amme alacakları kavramı devirden önce tahakkuk etmiş ancak vadesinde ödenmemiş amme alacaklarına ilişkindir.

Buna göre, limited şirket ortaklarıyla ilgili olarak, payı devreden ve devralan şahısların devir öncesine ait kamu alacaklarının ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutulmaları hususu, 6183 sayılı Kanunun 5766 sayılı Kanunla değişik 35. maddesi hükmü gereği olmakla birlikte, 07/09/2010 tasdik tarihli hisse devir sözleşmesi ile şirket ortaklığı sıfatının kazanıldığı uyuşmazlıkta, dava konusu ödeme emri içeriği belirtilen tarih öncesi dönemlere ait kamu alacaklarının doğduğu zamanın, şirket ortaklığı sıfatının kazanıldığı 07/09/2010 tarihinden sonrasına rastlaması sebebiyle, davacının belirtilen borçlardan sorumlu tutulmasında hukuka uygunluk görülmediğinden yazılı gerekçeyle davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddi yolundaki Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerekmiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1.Temyiz isteminin kabulüne,

2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının BOZULMASINA, 08/11/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

danıştay kararı

Diğer Makaleler

Cevap Yazın

Call Now Button